Katledilen 2 gazeteci Metin Göktepe ve Uğur Mumcu 20 yılı aşkındır, her yıl ölüm yıldönümleri olan Ocak ayında anılmaktalar. Ne yazık ki, 2007 yılının yine Ocak ayında gazeteci Hrant Dink’te öldürüldü ve bu ay içerisinde öldürülmüş gazeteci sayısı 3 oldu. Gazeteciler tarafından 10 Ocak tarihi ‘Çalışan Gazeteciler Günü’ olarak yaşatılmaya çalışılırken, öte yandan gazetecilerin ölüm yıl dönümü olarak da anılmaya başlandı.
Mersin’de, 10 Ocak tarihi ‘Çalışan Gazeteciler Günü’nde Cumhuriyet meydanında yaşadıkları sıkıntıları dile getiren gazeteciler, aynı şekilde bu ay içerisinde öldürülmüş 3 gazeteci hakkında da gazetemize değerlendirmelerde bulundu.
“HER GÜN BİR DEĞERİMİZİ ANMAK DURUMUNDA KALDIK”
“Ocak ayı Gazeteciler için kara bir ay olarak tarihteki yerini almış durumda” diye konuşan Çukurova Gazetesi Editörü Ali Yürekli, “Uğur Mumcu, Metin Göktepe ve Hrant Dink’in katledilişleri hep bu aya denk geldi. Biz genç gazeteciler de bu insanları örnek alarak çıktığımız gazetecilik serüveninde, her gün bir değerimizi anmak durumunda kaldık. Ancak sadece anmayla kalırsak, onların düşüncelerine yaptıklarına odaklanmadan, yapacağımız her anma havada kalacaktır” dedi.
“UMUTSUZLUĞA KAPILMADAN MESLEĞİMİZE VE GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKMAK DURUMUNDAYIZ”
“Bu gün ülkemizde basın çok zor bir süreçten geçiyor” vurgusuyla konuşmasını sürdüren Yürekli, “Artık gazeteciler öldürülmüyor belki ama yazıp çizdiklerinden ötürü hapse atılıyor. Bu gün dünyada tutuklu 150’ye yakın gazeteciyle dünyada ilk sıradayız. Basın özgürlüğü rafa kaldırılmış durumda. Hal böyleyken ülkede gazetecilik yapmak özellikle muhalif basın yayın organlarında çalışmak daha da zor bir hal aldı. Ancak bizler eğer Metin Göktepelerin, Hrant Dinklerin fikirleriyle mücadeleleriyle yaşatılmasını istiyorsak, umutsuzluğa kapılmadan mesleğimize ve geleceğimize sahip çıkmak durumundayız. Ülkenin önemli bir dönemeçte olduğu şu günlerde bizlerin de üzerine önemli sorumluluklar düştüğünün farkında olmalıyız. Bu bizim Uğur Mumcu’ya, Metin Göktepe’ye, Hrant Dink’e bir anlamda vefa borcumuzdur” şeklinde konuştu.
“OCAK AYINDA BİRÇOK GAZETECİ CİNAYETİ İŞLENDİ”
“Ocak ayı, Türkiye’de gazetecilerin sosyal ve ekonomik haklarını aldıkları ay olarak bilinir. Ücretler, izinler, yıpranma payı, kıdemler gibi birçok hak 10 Ocak 1961 tarihli yasayla kazanıldığı için 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlandı. O haklar ortadan kalktı ama biz 10 Ocak’larda alanda olmaya devam ediyoruz” diye belirten Cumhuriyet Gazetesi Mersin Temsilcisi Abidin Yağmur, “İronik bir şekilde Ocak ayında birçok gazeteci cinayeti işlendi. Uğur Mumcu, Metin Göktepe, Hrant Dink” diye aktardı.
“BİZİM AÇIMIZDAN ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ İLE GAZETECİ CİNAYETLERİNİN OCAK AYINDA TESADÜF ETMESİNİN ANLAMLARI VAR”
“Kuşkusuz katillerin ve onları ileri süren karanlık odakların ocak ayını seçmesinin özel bir anlamı yoktu. Öyle denk gelmişti” sözleri ile açıklamasını sürdüren Yağmur, ” Ama bizim açımızdan Çalışan Gazeteciler Günü ile gazeteci cinayetlerinin Ocak ayında tesadüf etmesinin anlamları var. Birincisi, öldürülen meslektaşlarımızı anarken Türkiye’de gazeteciliğin genel durumunu tartışıyoruz. Tabloyu her yıl daha net olarak görüyoruz. İkincisi basın özgürlüğünün hem bizler, hem kamuoyu açısından önemini her ocak ayında yeniden ve her ocak ayında yeni verilerle tartışıyoruz. Üçüncüsü mesleğimizin zorluklarını yaşanmış örnekler üzerinden yeniden hatırlıyoruz. Gazeteci cinayetlerini, gazeteciye yönelik baskıları, gazetecinin ekonomik ve sosyal şartlarını tartışmak, sadece gazeteciliği değil, ülkenin kendisini tartışmaktır aslında. Bu tartışmalara rağmen her geçen yıl daha geriye gitmemiz ise ayrı bir ironik durum” diye konuştu.
“METİN GÖKTEPE VE UĞUR MUMCU NE KADAR SAHİPLENİLİYOR”
“Topluma kulak eğen, sorunlarını dillendirme gayreti içerisinde çaba sarf eden Metin Göktepe ve Uğur Mumcu ne kadar sahipleniliyor?” sorusu ile düşüncelerini ifade eden Mersin İmece Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mejdel Aslan, “Bunun muhakemesini yaparken, gazetecilere yapılanlar karşısında ortaya koyduğumuz duruş ile ifade edebiliriz. Yıllardır değişen hiçbir şey olmadı. Gazeteciler hala öldürülüyor hala demir parmaklıklar arkasına gönderiliyor… Tarih boyunca gazetecilik mesleği mevcut iktidarların ve yanlışı savunanların hedefinde olmuştur. Ama bunun ne denli şiddetli bir baskı olduğu toplumun bu konudaki tavrı ile ölçülmüştür. Yanlışlar maalesef kuşaktan kuşağa sürüyor. Toplum tüm kişisel inisiyatifini seçtiği insanların düşüncelerine bırakıyor” sözlerini kaydetti..
“ÖLDÜRÜLENİN ASIL TOPLUMSAL BİRLİKTELİK OLDUĞU GÖZDEN KAÇIRILIYOR”
Aslan, “21 ve 24 yıl önce bu ülke çok iki değerini yitirdi. Metin ve Uğur, için herkes bir şeyler söyleyebilir. Ama önemli olan onları hafızamızda bir yerlerde tutarak bugüne doğru yol almak olacaktır. Ülkede toplumun doğrunun yanında değil de nasıl kedisinin yanında olanları sahiplendiğini konuşmak gerekiyor. Bir gazeteci olarak Metin Göktepe ile Uğur Mumcu arasında bir fark göremiyorum ikisi de doğru olduğunu inandığı bir inanç uğruna mücadele ederken katledildi. Ancak bugün biz yine yanlışı yapmakla ısrar ediyoruz. Nasıl? Metin Göktepe bir gazeteciydi haber takibi yapıyordu toplum için, doğruyu ortaya çıkarmak adına. Öldürüldü. Uğur Mumcu bir gazeteciydi, yazardı toplum için gerçeği ortaya koymak adına öldürüldü. Metin Göktepe, Uğur Mumcu’yu sevmiyor muydu acaba bence seviyordu. Uğur Mumcu katledilmeseydi Metin Göktepe’yi sevmez miydi? Bence severdi. Peki her ikisi neden sevilmesin? Uğur Mumcu’yu karanfillerle ananlar 8 Ocak günü Metin Göktepe’ den bihaber gibiydi. Bazıları ise ikisini de sevmez en berbatı da bu olsa gerek. Öldürülenlerin niçin öldürüldüğüne bakmak yerine kimin öldürdüğünü ve öldürülenin kim olduğuna bakılıyor. Ancak öldürülenin asıl toplumsal birliktelik olduğu gözden kaçırılıyor” ifadelerini kullandı.
“GERÇEKLERİ YAZAN GAZETECİLER HİÇBİR ZAMAN UNUTULMAZ”
“Ülkemizde gazetecilik yapmak git gide zorlaşıyor” ifadesi ile konuşmasına başlayan Evrensel Gazetesi Mersin Muhabiri Cemil Uğur ise, ” Biz gazeteciler açısından da Ocak ayı kanlı bir ay olarak tarihe geçti. Metin Göktepe, Uğur Mumcu ve Hrant Dink ocak ayında öldürüldü. Onları öldürerek yok edecekleri zanneden failler yanılmaktalar. Metin’in, Uğur’un, Dink’in yolunda ilerleyen gazeteciler her gün artıyor. Ve gerçekleri yazan gazeteciler hiçbir zaman unutulmaz” şeklinde aktardı.