8 milyon civarında emeklinin maaşının 2 bin TL’nin altında olup, açlık sınırının altında maaş aldığını vurgulayan Emekli-Sen Mersin Şubesi Basın-Yayın Sekreteri Fatih Kaplan, “Emekliler bu dönem ne yazık ki ekmekle maske arasına sıkıştırılmışlardır. Yine bu dönemde emeklilerin sağlık giderleri artmış, bu konuda da destekleyici hiçbir önlem emeklilerin lehine alınmamıştır” dedi.
Tüm Emekliler Sendikası (Emekli-Sen) Mersin Şubesi, emeklilerin yaşadığı ekonomik sıkıntıya dikkat çekmek amacıyla bir basın açıklaması yaptı. Sendikada yapılan açıklamaya HDP’li ve EMEP’li il temsilcileri de katıldı.
Emekli-Sen Mersin Şubesi Basın-Yayın Sekreteri Fatih Kaplan, “Siyasi iktidar bu salgını adeta bahane bilip hem emekli maaşlarındaki kesintiler yapmayı istemekte hem de toplumsal yaşamımızda baskıcı politikalarını uygulamaya sokmak istemektedir. Tıbbi önlem olması gereken kısıtlama ve yasaklamaları demokratik hak arayışlarına karşı önlem olarak çıkarmaktadır. Bekçi yasasındaki değişiklikler, HDP ve CHP milletvekillerinin milletvekilliklerinin düşürülmesi, HDP nin “herkes için demokrasi” yürüyüşünün engellenmeye çalışılması, başta gazeteciler ve siyasetçiler olmak üzere bütün muhaliflerin baskı altına alınmaya çalışılması, belediyelere ısrarla kayyum atanması, kıdem tazminatı hakkının kaldırılmak istenmesi, tamamlayıcı emeklilik sistemi adı altında emeklilik sisteminin özelleştirilmeye çalışılması, emeklilikte yaşa takılanların sorunlarının görmezden gelerek çözülmemesi, bu yaklaşıma örnek sayılabilir” dedi.
“Tüm Emekliler Sendikası iktidarın bu baskıcı, yasaklayıcı yok sayıcı yaklaşımına karşı hak ve taleplerini dile getirmekte ısrarcıdır” diye belirten Kaplan, “Sendikamız başta 65 yaş üstü yurttaşlarımız olmak üzere kısıtlama ve yasaklamaya maruz kalan herkesin bütün ihtiyaçlarının merkezi ve yerel yönetim tarafından karşılıksız olarak giderilmesini her ortamda ifade etmiştir. Bu çerçevede hala salgının etkisinin azalmadığı hatta kimi illerde arttığı gerçeğinden hareketle, kısıtlama getirilen bütün kesimler başta olmak üzere her türlü maddi, sosyal ve tıbbi desteğin verilmesi sendikamızın temel hedeflerinden biridir. Yine emekliler gülünç oranda yüzdelik zamlarla, avutulmaya çalışılmaktadır. Ülkemizin bütün birikiminde payı, emeği olan emekliler ne yazık ki siyasi iktidar tarafından bir yük olarak görülmekte, aldıkları sefalet ücretinde bile kesinti yapılmaya çalışılmaktadır.
Salgın süresince destek yerine borçlandırmayı seçen ve teşvik eden siyasi iktidar, bu yolla emeklinin faiz batağına, tefeci batağına düşmesini de adeta teşvik etmektedir” diye kaydetti.
Temmuz ayında yapılacak olan zamma da dikkat çeken Kaplan, “Temmuz ayında maaşlarımıza yapılacak olan yüzdelik zammın derdimize çare olmayacağını, zaten temel ihtiyaç maddelerine yılbaşından bu yana yapılan ve nerdeyse yüzde 50 oranını bulan zamlarla bu yüzdelik zammın çoktan geri alındığını biliyoruz. Krizin ve olumsuzlukların sebebi emekliler değildir. Sonucunu da emekliler çekemez. Temmuz ayında yapılacak olan ve yüzdelik bile sayılamayacak zamlar ile güya enflasyon farkı komik bile denemeyecek oranlardır. Emeklilerin yüzdelik zamlara değil, insanca yaşayacak ücrete ihtiyacı vardır. Bizi açlıkla, yoksullukla, baskıyla terbiye edeceğini sananlar yanılıyorlar” ifadelerini kullandı.
Kaplan, son olarak talepleri dile getirdi:
-En düşük emekli maaşı 2.500 TL düzeyinde olmalıdır.
-Yılda 2 kere verilen ikramiyeler 4 sefere çıkarılmalı ve tutarı da 2.000 TL olmalıdır.
-Sağlık hizmeti alırken yapılan kesinti ve katkı payları kaldırılmalıdır. Sağlık hizmetleri tamamen ücretsiz ve kamu denetiminde olmalıdır.
-Emekliler için Mart ayından geçerli olmak üzere 6 ay süresince her ay için 2.000 TL salgın desteği yapılmalıdır.
-İkinci bir işte çalışmak zorunda kalan emeklilerin hak kayıpları devlet tarafından karşılanmalıdır.
-Elektrik, su, doğalgaz, ulaşım ve temel gıda maddeleri emekliler için % 50 indirimli olmalıdır. Aradaki fark sosyal devlet olmanın bir gereği olarak devlet tarafından karşılanmalıdır.