Mersin’deki gazeteciler, Tarsus T Tipi Cezaevi’nde darp edildiği iddia edilen, KHK ile kapatılan dihaber muhabiri Erdoğan Alayumat’a dayanışma mektubu gönderdi.
Haber Merkezi
Tarsus T Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Medya Haber Ajansı (dihaber) muhabiri Erdoğan Alayumat’ın darp edildiği iddialarına tepki göstererek, meslektaşlarıyla dayanışmak için çarşı merkezde bulunan PTT’den mektup gönderdi.
Mektup dayanışmasına Mezopotamya Ajansı’ndan Ergin Çağlar, Evrensel gazetesinden Cemil Uğur ve Halil İbrahim Polat, Mersin İmece gazetesinden Turan Dal ve Mejdel Aslan ile Mersin Yaşam gazetesinden Abidin Yağmur, Pir Haber Ajansı’ndan Diren Keser ve gazeteci Fatma Sarıkaya destek verdi.
Gönderilen mektupta ise şöyle denildi: “Sevgili meslektaşımız Erdoğan Alayumat. Geçtiğimiz hafta Tarsus Cezaevi’nde senin ve gazete çalışanı Serkan Erdoğan’ın da aralarında bulunduğu tutukluların, infaz koruma memurları tarafından darp edildiğini, gazeteci olman nedeniyle hınçlarının daha çok sana yöneldiğini, senin yerlerde sürüklendiğini, ardından çırılçıplak soyularak süngerli odaya atıldığını Avukat Tugay Bek’ten öğrendik.
İnfaz koruma memurları, sana işkence ederken ‘Gazeteci bunu da yaz’ diye dalga geçiyorlarmış. Aslında gazeteci olmandan dolayı senden nefret ettiklerini ilan ediyorlarmış. Sen içerdeki gazeteci olarak gördüğün o işkenceyi yazamadın; ama biz dışarıdaki gazeteciler olarak yazdık!
Şöyle yazdık: Gazeteci Erdoğan Alayumat’a işkence yapılıyor! Bu olayın alışagelmiş bir olay olarak sürüp gitmesine izin vermeyeceğiz. Bilinmelidir ki basın özgürlüğü insan onuru ile eşdeğerdir ve yine unutulmamalıdır ki işkenceye, sansüre, baskıya, otosansüre, tehdide, emek sömürüsüne, yasağa, işten atılmaya ve güvencesiz çalışmayla ödediğimiz bedelin tek nedeni adalet için verdiğimiz mücadeledir…
Bu satırları yazdığımız dakikalarda cezaevlerinde onlarca gazeteci vardı. Muhtemeldir ki tüm tutuklu gazetecilerin yaşadıkları sorunlar, sizin yaşadıklarınızdan farklı değil.
‘Gazeteci bunu da yaz’ diye dalga geçilen her tutuklu meslektaşımızın dışarıdaki kalemi olmaya ve işkenceyi, kötü muameleyi, hukuksuzluğu her mecrada yazmaya talibiz.”