Büyükşehir belediye başkanı Kocamaz’ın “bu gün burada tarihi bir karar vereceksiniz Mersin tarihine de geçmiş olacaksınız” dediği 1/5000 ölçekli nazım imar planı Belediye Meclisi tarafından geçtiğimiz haftalarda kabul edildi. Birbiri ile anlaşamayan 4 parti 1/5000 ölçekli imar planında oy birliğinde anlaşarak gerçektende tarihe geçtiler.
“Canım, ne var bunda. Şehrimizin geleceğini ilgilendiren konularda anlaşmaları güzel değil mi” denilebilir. O nedenle “vay neden anlaştılar” demiyoruz. “Bu plan üzerinde neden anlaştılar acaba” diyoruz. Çünkü günlerdir itirazların ardı arkası kesilmiyor. Bir yandan plan nedeniyle mağdur olan insanlar, diğer yandan yaşanabilir kent planı sunmadığı için Mimarlar Odası itiraz ediyor. Binler, on binler plana ilişkin itiraz dilekçeleri veriyor.
Büyükşehir belediye başkanı Akdeniz, Toroslar, Yenişehir ve Mezitli ilçelerinin parçacıl ve kendilerine göre yaptıkları planları da 1/5000’lik plan sayesinde birleştireceklerini söylüyor. Mimarlar odası bu planın ilçe belediyelerinin verdiği ruhsatlandırmaları hesaba katmadan yapıldığını vurguluyor. Yakın zamanda yapılan ve çoğunluğu çok katlı binaları da içine alarak, binlerce insanın yaşadığı yerleri turizm, kamu tesisi vs ilan eden bu plan nasıl işleyecek o da belirsiz.
Anlaşılan o ki, Belediye meclis üyeleri;
Tarım ürünleri ithalatında tavan yapan bir ülke olarak ithalat bağımlılığından bir ders çıkartmamış olacağız ki; tarımsal üretim ve tarım arazilerini korumak gerekirken 1/5000 ölçekli planın tarım arazilerini imara açılmasında bir sakınca görmemişler.
Trafiği rahatlatma adı altında 57 adet katlı kavşağı (battı çıktı) plana alarak şehrin neredeyse tüm kavşaklarını battı çıktı yapmayı planlamışlar. Tulumba ve 15 Temmuz Demokrasi kavşaklarındaki battı çıktıların etrafındaki dükkanların kapanarak boşaldığını ve aylardır kiralık ilanlarının asılı olmasına rağmen boş kaldığını görmüyor olamazlar. Demek ki; battı çıktıların etrafını insansızlaştırarak sosyal hayatı bitiren yönünde sakınca görmemişler.
Mimarlar odası, 48 noktada “özel proje alanı” oluşturarak bazı bölgelerde yoğunluğu artırmaya olanak tanıdığı gerekçesiyle 1/5000 ölçekli planı eleştiriyor. Özel proje alanı adı altında inşaatı ve betonlaşmayı artırarak yeni rant alanları açmada sakınca görmemişler.
Yeşil alanları azaltan, kimi dere yatağı çevresini korurken kimilerinin etrafını imara açan, doğal alanları ve tarım arazilerini azaltan, artırdıkları kent yoğunluğu nedeniyle trafik sorunlarının daha da artmasına zemin hazırlarken şehir hayatını otomobil trafiği üzerinden kurgulayan 4 partinin belediye meclis üyeleri gerçekten de tarihe geçtiler.
Keşke;
Daha yaşanabilir bir kent için,
Araç trafiğini değil sosyal yaşamı ve toplu ulaşımı öne alan bir plan için,
Karar almanın her aşamasında halkın denetimine ve katılımına açık bir belediye yönetimi için oy birliği ile el kaldırsalardı demek isterdim ama bununda, ölü gözünden yaş beklemekle eş değer olduğunun farkındayım.
