Turan DAL
Mersin Şehir Hastanesi ulaşım, sağlık hizmeti gibi belli başlı sorunlarla sık sık kent gündeminde yerini alırken, bu kez de ticarileşmenin bir boyutu olan hastane bahçesi ve koridorlarına yerleştirilen reklam tabelaları ve panolarla gündeme geldi. Her gün yüzlerce insanın sağlık hizmeti için başvurduğu Şehir Hastanesi’nde böyle bir uygulamaya başvurulması sağlıkçılar tarafından tepkiyle karşılandı.
Şehir Hastaneleri, sağlığın alınıp satıldığı ve sağlık hizmetinin bireyin ekonomik gücüne oranla sunulduğu mekanlar olarak sağlıkçılar tarafından tartışılırken, Mersin Şehir Hastanesi’nde ticarileşme de yeni bir formüle imza atıldı. Hastane bahçesi ve koridorlarına reklam – tanıtım ürünleri yerleştirildi. Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Ful Uğurhan ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şube Eş Başkanı Yılmaz Bozkurt, “Hastanelerin, insan sağlığını daha ileriye taşıma yönünde hizmet vermesi gerekirken, aksine Şehir Hastaneleri ticarileşme yönünde bir çaba sarf ediyor” dedi. gaziantep escort
“SAĞLIĞIN META HALİNE DÖNÜŞTÜĞÜNÜN RESMİDİR”
Şehir Hastaneleri’nin ticarethane olma yönünde hızla adımladığını kaydeden Uğurhan, ilk günden beri bu duruma eleştirilerde bulunarak tepki gösterdiklerini belirterek, “Ticarethanelerin de tabi ki reklamları olur bugün yapılan uygulamada bunun bir göstergesi. Hastaneler için konuşulması gereken, sağlıkta ne denli başarılı olunması gerektiği ya da her vatandaşa yeteri sürede muayene hizmeti verilebiliyor mu şeklinde olması gerekirken, tam tersine ne kadar güzel görünümlü bir hastane, reklam panolarıyla bizlere bir şeylerin satılacağı bir AVM ya da lüks bir otel olma güdülüyor. Akla, mantığa, çağdaş tıbba uymayan tedirgin edici bir durum. Sağlığın alınıp satılan bir mal, meta haline dönüştüğünün resmi” dedi.
“GEREKEN BAŞVURULARIMIZI YAPACAĞIZ”
Daha önce Şehir Hastanesi’nin belli başlı hizmetleri reklamlaştırarak broşürlere bastığını da sözlerine ekleyen Uğurhan, “Ama biz Tabip Odası olarak hastanelerin ve doktorları reklam yapamayacağını kendilerine bildirdik ve dağıtılmasını önledik. Bu da benzer bir durum. Hastaneye gelen hastaneler sağlık almak için başvuruyor. Siz de onlara bu tür uygulamalarla bir şeyler satmaya çalışıyorsunuz. Bu negatif durumlarla mücadele etmeye devam edeceğiz. Gereken başvurularımızı da yapacağız” diye konuştu.
“KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİL”
Şehir Hastaneleri’nin, AKP’nin 2002 yılından beri uygulamaya çalıştığı ‘Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın son halkası olduğunu söyleyen Bozkurt ise,. “Şehir Hastaneleri sağlığın tamamen özel şirketlere devredildiği, taşeron çalışmanın yaygınlaştırıldığı bir sistem… Mersin Şehir Hastanesi’nin AVM merkezli bir çalışma yansıtması oranın bir ticari merkez olduğunu açıktan göstermektedir. ‘Nasıl para kazanırız?’ mantığı yürütülüyor. Reklam şirketleri de böyle bir mantığın arasında hastaneden belli alanlarda kiralama usulü rant elde etmeye çalışacak. Biz orada reklam panoları değil de, ‘Çocuklarınızı aşılatın’, ‘Sağlıklı beslenin’, ‘Kanser olmamak için erken teşhis de bulunun’ gibi sağlık alanına dair uyarıların yapılmasını isterdik. Ama orada sigorta danışmanlığı, kafeteryaların, marketlerin yarın başka reklamların kullanıldığını görüyoruz. Bunu kabul etmek mümkün değil. Biz sağlık örgütleri olarak şunu çok net söylüyoruz: ‘Sağlıktan bir kar elde edilemez. Çünkü sağlık bir kamu hizmetidir’. “ ifadelerini kullandı.
“NİTELİKLİ SAĞLIK HİZMETİNE İHTİYAÇ VAR”
Devletin, vatandaşlarını hastalıktan korumak için politikalar geliştirmesi gerektiğini vurgulayan Bozkurt, “Özellikle koruyucu sağlık hizmetleri diye adlandırdığımız birinci basamak hizmetlerine önem verilmeli, kaynaklar aktarılmalı, sağlık ocağı sistemi yaygınlaştırılmalı. Ama ne yazık ki Şehir Hastaneleri’nde rant söz konusu. Çok açık bir şekilde şuan devletin bütün imkanları inşaat şirketlerine peşkeş çekiliyor. Kendi raporlarında da tespitli bu durum… 18 Şehir Hastanesi’nin toplam maliyeti 10 buçuk milyar dolarken, 25 yılda bu şirketlere ödenen maliyet ise 30. 263 milyar dolar… Yani bu demek oluyor ki Mersin Şehir Hastanesi’ne ödenen 2 yıllık kirayla bu hastane çok rahat bir şekilde devlet tarafından yapılabilirdi. Açıkçası böyle bir devasa hastane görünümüne de ihtiyaç yoktu. Halkın rahatlıkla ulaşabileceği, nitelikli sağlık hizmetine ihtiyaç var. Sendikamız bu konuda gereken mücadeleyi veriyor. Duyarlı olmamız lazım. Mersin halkına şunu söylemek isterim: ‘Sağlık örgütleriyle yan yana gelin. Birlikte mücadele yürütelim’.” diye belirtti.