Yani olabilir…
Beşer şaşabilir…
“O yüzden yanlış yapın, ama hainlik asla!” sözü cuk diye oturuyor günümüz ülke siyasetinin şiş göbeğine…
Öyle değilse de öyle…
İtirazı olan varsa söylesin.
Vallaha aha şurada duruyor KHK…
Yoksa bir diyeceğiniz, susun…
Aferin, işte aynen böyle…
Mesela diyorum…
Bir okulda öğretmensiniz….
Bir meslektaşınızı sevmediniz…
Olur ya hiç kaynamadı kanınız…
Aynı ortamda kalmayı hiç ama hiç istemediğiniz bir insan…
Hele namaz da kılmıyorsa…
Oh, ne ala…
Önce kaşlarınızı sivriltin kendisine…
Sonra fırsatını buldunuz mu…
Çakın bir ‘örgüt’ yakınlığı…
Mesela diyorum yine…
Varsın bir temizlik işçisi olsun…
Bilemesin işten çıkarılmasının sebep olarak bağlandığı kodun anlamını…
Kod ’37’ olsun, sallıyorum…
Gidip bir avukatın kapısını çalsın…
Sorsun ’37’ nedir diye…
Avukat ona ‘FETÖ’ desin…
‘Yaaaa, ben FETÖ’müymüşüm’ diye şaşkın şaşkın cevap versin işçi…
Her sabah uyanıp işe gittiği saatlerde değil de, daha erken saatlerde uyansın…
Emek döktüğü sokaklarda ”bu sokakların çöpünü silmek, FETÖ’cülükmüymüş, ‘FETÖ’cülük mü” diye diye sorsun kendisine…
Pek uzun değil, çok kısa bir zaman sonra stresten hastalıklar baş göstersin…
Ama siz, hiç mi hiç dert etmeyin bunları…
Ne olacaksa olur…
Sizin nur topu gibi yanlışlık yapma hakkınız var…
Tutarsa tutar…
Tutmazsa amaaan, ne var ki bunda…
Alt tarafı yanlışlık olmuştur sadece…
Bir an olsun, insanlığınızdan şüpheye düşmeyin sakın…
Hisleriniz sizleri yanıltabilir…
Hem canım, sonuçta ihanet etmiyorsunuz ya…
Takmayın mübarek kafalarınıza…
Hem işsiz kalacaksa da kalsınlar…
Umurunuzda mı….
Ev kredileri mi duruyor…
Çocuklarının giyim, kuşam, eğitim masrafları mı var…
Hatta intihar mı edecekler…
Ne edeceklerse etsinler…
Boşverin…
Unutmayın…
Siz yanlış yapabilme hakkına sahipsiniz…
Ama ihanet asla…
Sahi hiç düşündünüz mü, bu ihanet nasıl bir şeydir kendileri…
Neyse bunu da boşverin…
Değerli zamanınızı düşünmekle yitirmeyin…
Sadece şunu unutmayın…
İhanet asla, yola devam…!