İşverenlere değil, işçilere yönelik yasa ve uygulamalar yapılması gerektiğini kaydeden Başkan Göksoy, ayrıca başta işçiler olmak üzere tüm vatandaşlara, “AVM’lerin açılmasını doğru ve sağlıklı bulmuyoruz. Halk sağlığını, toplum sağlığını direk ilgilendiren bir durum söz konusu… Buradan başta işçilerimiz olmak üzere tüm vatandaşlarımıza da sesleniyoruz. ‘AVM’ler risktir. Kimse AVM’lere gitmeyin” çağrısı yaptı.
DİSK/Genel İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, koronavirüs salgını sürecinde işçilerin yaşadığı sorunları aktardı.
“KORONA VİRÜSÜNÜN TÜRKİYE’DE DE CİDDİ ETKİLERİ OLDU”
Koronavirüs salgınının tüm ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de ciddi etkileri olduğunu kaydeden Göksoy, “Birçok ülkede olduğu gibi bizim ülkemizde de yeterli tedbirlerin alınmadığını gördük. Koronavirüsünün yayılmasının önlenmesi ile ilgili bilim uzmanları açıklamalarıyla neler yapılması gerektiği konusunda bilgilendirmeler yaptı. Tabi sadece söylemlerin dile getirilmesi tek başına yeterli değil. Alınması gereken önlemlerin bir karşılığının olması lazım… Biz topluma ‘Evde kalın’ çağrıları yaptık ama iktidar bir türlü şu sözü söyleyemedi: ‘Sizin güvenceniz devlettir. Evinizde kalın. Sizin aşınızda, ekmeğinizde hiçbir sorun olmayacak’. Evet, evde kalmak doğru bir yöntem fakat bu önlemin de karşılığının iktidar tarafından karşılanması gerekirdi. Bu yönde bir açıklama yapılmadı ve hala bile bu şekilde süreç devam ediyor” dedi.
“ARKADAŞLARIMIZ KORUYUCU EKİPMAN SIKINTISI YAŞADI”
Bu mücadele içerisinde işçiler, emekçiler olarak ciddi sıkıntılar yaşadıklarını ve bu sıkıntıların halen de sürdüğünü dile getiren Göksoy, “Birinci derecede sağlık emekçileri nasıl ki virüse karşı can sipere çalışıyorsa, bizim iş kollarımızda da benzeri bir mücadele yürütülüyor. Özellikle temizlik yapan, dezenfekte yapan ve gıda erzak yardımını bir fiil çalışan arkadaşlarımız, bu mücadelede virüsle karşı karşıya kalan arkadaşlarımızdır. Bu arkadaşlarımız için gerçekten bir koruyucu önlem alındı mı peki? Yok. Hatta birçok yerde bir dönem maske bile bulamadık. Bu kadar basit önlemleri bile alamayan bir iktidarın ‘başarılı bir sınav verdik’ mesajı doğru bir mesaj değildir. İnandırıcı da olmaz” diye kaydetti.
“BELEDİYELER ÜCRETSİZ İZİN GİBİ UYGULAMALARA BAŞVURMAMALIDIR”
Her şeye rağmen kentin sağlığında, temizliğinde çalışan işçilerin alkışı ve takdiri hak ettiğini söyleyen Göksoy, “Bu arkadaşlarımızın çabaları, emekleri parayla pulla ölçülemez. Çalışmaya devam ettiğimiz bu süreçte bir taraftan da yeni yeni uygulamalar, yasalar hayata geçirilmeye çalışılıyor. Orda bile haklarımızı gasp edecek, işçilerin kazanılmış haklarına dönük kaygıya sebep olan uygulamaların, yasaların çıkarılması anlaşılabilir bir şey değil. Bir taraftan göğüs göğüse mücadele ediyorsun. Öbür taraftan hükümet bir uygulama bir yasa çıkarıyor. Kısa çalıma ödeneği, esnek çalışma kuralı, ücretsiz izin şeklinde… İşverenlerin işine gelebilecek şekilde uygulamalar, yasalar hayata geçirilmeye çalışılıyor. Oysa işverenleri değil de asıl bu işin emeğini veren emekçilere dönük yasalar çıkarılmalı. Genel merkezimiz bu konular çerçevesinde Bakanlıkla gerekli görüşmeleri yaptı. Hatta bir genelge yayınlanması gerektiği söylendi. Bazı şirketler, işyerleri, holdingler, ara firmalar bu süreçte zarar edip işyerini kapatabilir ama kamu kurumundaki şirketler özellikle Belediye İktisadi Teşekküllerinin kısa çalışma ödeneği, esnek çalışma uygulaması ve ücretsiz izin gibi yaptırımlarının olmaması gerekir. Çünkü kapandıkları yok. Hizmetler devam ediyor. Çöp alımı, park temizliği, asfaltlama işleri devam ediyor. Ama bir yerde ‘ekonomik sıkıntının bahanesini nasıl çıkaracağız’ bahanesini kollayıp, bunu da işçiler üzerinden yani ödenekleri azaltma düşüncesi yürütülüyor. Bu doğru bir düşünce değildir. Hele hele sosyal demokrat belediyecilik yürüttüğünü söyleyen belediyelere kesinlikle yakışan bir durum değildir. Hatta onların bu tür uygulamalara geçmesi kabul edilebilir bir durum değildir” dedi.
“BİRÇOK İLDEN ARKADAŞLARIMIZIN MAAŞLARININ ÖDENMEDİĞİ BİLGİLERİ GELİYOR”
“Tabi bizim asıl meselemiz yalnızca bu değil” diye belirten Göksoy, “Bizim asıl meselemiz, bundan sonraki süreç. Belediyelerin 3 aylık ödeneklerinin kesilmemesi kararlaştırılmıştı. Bu 3 aylık süreç bitti ve bundan sonra İller Bankası’ndan gelecek olan paylardan kesinti yapılacak. Bu şekilde kesinti oldu mu buna Pandemi sürecinde belediyenin vergilerden düştüğü gelirde eklenince, belediye gelirlerinde yüzde 50 oranında bir düşüş yaşanacak. Zaten bazı belediyelerin personel gideri, gelen gelirin yüzde 30’u civarındadır. Bu anlamıyla ciddi bir kriz yaşanacak ve bu krizin dönüp dolaşacağı ve ilk yansıyacağı yerler belediyeler ve bu belediyelerin işçileridir. Şimdiden örgütlü olduğumuz birçok ilde bu sıkıntılardan dolayı işçi arkadaşlarımızın maaşlarının yarısının ödendiği, bazılarının da hiç ödenmediği bilgileri geliyor. Bunun yaygınlaşması ciddi bir sıkıntı yaratır” ifadelerini kullandı.
“AVM’LER RİSKTİR, AVM’LERE GİTMEYİN”
Son olarak Göksoy, “Hiçbir altyapısı oluşturulmadan, AVM’lerin açılmasına yönelik bir girişimde bulundular. AVM’lerin açılmasına yönelik girişim, tehlikelidir. Biz sendika olarak bütün işçilerimize AVM’lere gidilmemesi yönünde çağrı yaptık. Çünkü AVM’lere gidilmesi demek, yeni bir dalganın daha hızlı bir şekilde yayılması demek. Sıcak bir iklime girdik ve burası zaten sıcak iklime sahip bir kent. Bir virüslünün bile AVM’ye girmesi o hava sirkülasyonu ile birlikte virüsün herkese yayılmasına neden olacak. Bu yüzden AVM’lerin açılmasını doğru ve sağlıklı bulmuyoruz. Halk sağlığını, toplum sağlığını direk ilgilendiren bir durum söz konusu… Burada işçilerimize yaptığımız çağrıyı tüm vatandaşlarımıza da yapıyoruz. ‘AVM’ler risktir. Kimse AVM’lere gitmesin” dedi.