Musa Orhan’ın cinsel saldırısına uğradıktan sonra intihara sürüklenen İpek Er için ‘adalet’ talebinde bulunan kadınlar, “‘Daha önce de yaptım, bana bir şey olmaz’ diyen tecavüzcü Musa Orhan’a ‘bir şey’ olana kadar olayın takipçisi olacağız. Musa Orhan amasız, fakatsız derhal tutuklansın” çağrısı yaptılar.
Mersin Kadın Platformu üyeleri, Musa Orhan’ın tutuklanması talebiyle Özgür Çocuk Parkı’nda basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin İl Eşbaşkanı Gülbahar Şöfer, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Canan Yüce de katıldı. Kadınlar, “Musa Orhan tutuklansın”, “Tecavüz suçtur aklanamaz” ve “Ölmek değil yaşamak istiyoruz” dövizleri taşıdı.
Platform adına konuşma yapan Zeynep Kaya Çavuş, “Temmuz ayında Siirt’te uzman çavuş Musa Orhan’ın cinsel saldırısına uğrayan 18 yaşındaki İpek Er, olayla ilgili şikayette bulunmuş ancak yargı, tecavüz şüphelisini serbest bırakmıştı. İntihara sürüklenen İpek yaşamını kaybetti. Sosyal medyada tepkilerin yükselmesi üzerine Musa Orhan tutuklansa da kısa süre içerisinde tekrar serbest bırakıldı. Tahliye kararı, Adli Tıp Kurumunun ‘zorlama izleri bulunmaktadır’ raporuna rağmen ‘rızaya dayalı ilişki’ gerekçesiyle verildi! Musa Orhan ve tecavüzü cezasız bırakan yargı İpek’in failidirler” dedi.
Musa Orhan’ın serbest bırakılmasına karşı günlerdir yükselen bir ses olduğunu ama fail üniformalı olunca bahaneler üretilerek, bütün mekanizmaların önünün kesildiğini kaydeden Kaya Çavuş, “Kadınlar, devletin gücünü arkasına alan failler tarafından tacize, tecavüze, şiddete uğruyor ve birçok noktada adalet arayışları sonuçsuz kalıyor, yasal girişimler netice vermiyor. Bizler çok iyi biliyoruz ki erkeklerin bu ülkede kadın katliamı yapmaları eril devletin belirlemiş olduğu politikaların ve cezasızlıkların bir sonucudur. İpek Er, Ceyda Yüksel, Fatma Altınmakas, Duygu Delen, Feray Şahin, Nadira Kadirova, Yeldana Kaharman… Bunlar ve daha birçoğu erkekler tarafından öldürülen kız kardeşlerimiz. Bilmediğimiz daha kaç olay var? Bize, topluma ulaşmayan, tehditle susturulan, dosyası kapatılan kaç olay var? Gülistan Doku’nun bu kadar uzun süredir kayıp olması tesadüf mü” diye sordu.
Ülkede her gün en az bir kadının öldürüldüğünü, şiddete maruz bırakıldığını, kaybolduğunu ve faillerinin cezasız kaldığını dile getiren Kaya Çavuş, “Tüm bunlar olurken hükümet İstanbul Sözleşmesinden çekilmeyi gündemine alıyor, kadınlara açık açık ‘ölün, öldürülün’diyor! Buradan bir kez daha yineliyoruz: Kadın mücadelesinin bir kazanımı olan İstanbul Sözleşmesinden çekilmenize izin vermeyeceğiz! Kazanımlarımızı değil erkek şiddetini ortadan kaldırın! İstanbul Sözleşmesi etkin uygulansaydı birçok kız kardeşimiz gibi İpek Er de yaşamını yitirmemiş olacaktı. Adli Tıp raporunda açık bir şekilde tecavüz var denmesine rağmen Musa Orhan neden serbest bırakıldı? Tecavüzcü Musa Orhan’ı kimler koruyor? Bu olayın gündemde tutulmasından rahatsız olanlar bilmelidir ki, İpek Er için gerçek adalet sağlanıncaya kadar peşini bırakmayacağız bu olayın. Fail “İstediğin yere git şikayet et, bana bir şey olmaz. Daha önce de yaptım” demişti. Bu cümle Türkiye’deki eril zihniyetin, erkek şiddeti cüretinin nereden geldiğinin ve çürümüş sistemin özetidir! Uzman çavuş Musa Orhan’ın tahliyesi de yıllarca ‘rızası var’ bahanesine sığınan erkek devlet aklının bir sonucudur. Orhan’ın tahliye edilmesi, iktidarın toplumda yaratmak istediği zihniyetin ta kendisidir. ‘Daha önce de yaptım, bana bir şey olmaz’ diyen tecavüzcü Musa Orhan’a ‘bir şey’ olana kadar olayın takipçisi olacağız. Musa Orhan amasız, fakatsız derhal tutuklansın” ifadelerini kullandı.