NEDEN ‘HAYIR’ DİYORUM! / RAMAZAN VELİECEOĞLU YAZDI

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

Böyle iktidarı hiç kimse istemez. Her şey, açık ve seçik ortada. AKP, artık bu ülkeyi yönetemiyor, yönetilenlerde umudunu kesmiş durumdalar. On dört yıldır bahaneler uydurup duruyorlar.

Uzun süre mağduriyeti oynadılar, kendilerine acındırdılar. Sonra, sürekli düşmanlar yaratarak ayakta kalmanın yollarını denediler. Örneğin ünlü “Ergenekon” davasını yarattılar, olur olmaz herkesi içeri attılar. Dönemin GKB’nı bile hainlikle, terörüstlükle suçlamaya başladılar… Bu da tutmayınca “yanılmışız” dediler. yeni davalar-yeni olaylar, yeni kaoslar yarattılar.

FETÖ darbe girişimi yapıldı. İnsanların kanları akıtıldı, insanlar öldüler, öldüler, öldüler…Yeni pişmanlıklar, yeni yanılgılar… Arkasından o ünlü “Bu bize tanrını bir lütfudur” sözünü söylediler. Gecikmeden OHAL ilan ederek sırtlarını OHAL’e dayadılar. Kendileri yönetemediği için asker, polis ve yargı gücüyle ülkeyi yönetmeye çalışıyorlar…

Şimdi, yapılmak istenen açıktır; Bu baskı yönetimini sürekli hale getirmek için “tek kişilik dikta rejimine” halkı ortak etmek istemektedirler.

Bu iktidar, bu halkı, sürekli acılarla, kaoslarla yormuştur. Daha fazla kaos ve daha fazla acı görmek istemeyen halk 16 Nisan da yapılacak referandumda sürekli baskı yönetiminin ortağı olmayacağını gösterecektir.

Ben de, bu halktan biri olarak, 16 Nisan referandumunda, NEDEN HAYIR DİYORUM:

. Adalet ve hukukun her vatandaşa eşit uygulanmasını istediğim için…

. Özgürlükçü, demokratik bir anayasa istediğim için…

. Çocuk ve kadın haklarının yaşanır hale gelmesini istediğim için…

. Ülkemde ve dünyada savaş değil barış istediğim için…

. Halkın bir kısmını sürekli ötekileştirerek, halkı ikiye böldüğü için…

. Kendinden olana Müslüman, olmayana terörist dediği için…

. Okulların kültür ve bilim yuvası olmasını istediğim için…

. Dinin, devlet işlerine karıştırılmadığı laik bir ülke istediğim için…

. Kültür merkezlerinin ve derneklerin yaşamasını istediğim için…

. Muhalif tv’lerin, radyoların, gazetelerin, dergilerin, sanat eserlerinin özgür olmasını istediğim için…

. Akademisyenlerin, bilim adamlarının, aydınların, devrimcilerin, gazetecilerin, düşüncelerinden dolayı yargılanmamalarını istediğim için…

. Tüm yetkilerin tek adamda toplanmadığı: halkın, “yetki, karar ve söz sahibi” olmasını istediğim için

. Sömürünün olmadığı, herkese iş, herkese insanca yaşama hakkı istediğim için…

. Herkesin örgütlenme hakkına sahip olmasını istediğim için…

. Yönetenlerin, halka yalan söylememelerini istediğim için…

. Halkın oyuyla gelenlerin, ohal’lerle, KHK’lerle, kayyumlarla değil, yine seçimlerle gitmesini istediğim için…

. Ülkemizin yer altı ve yer ütü kaynaklarının özel şirketlere peşkeş çekilmesini istemediğim için…

. Kadın ve çocuk cinayetlerinin ve tecavüzlerinin yaşanmadığı bir ülke istediğim için…

. Halkın vergilerinden oluşan devlet bütçesinin nereye harcandığının şeffaf olmasını istediğim için…

. Herkesin düşüncelerini özgürce söylemesini istediğim için…

. Kan, acı, gözyaşının olmadığı bir ülke ve bir dünya istediğim için…

. Savaş çığlıkları çıkartanlara karşı ülkemizde ve dünya da barışın yeşermesini istediğim için…

. İnsanda ölümü değil, insanda o sınırsız yaşamsal güzelliği istediğim için…

. Yarınından umutlu, güvenli bir toplumda yaşamak istediğim için…

. İnsanlar arasında, nefreti ve düşmanlığı körüklemeyi değil: İnsanlar arasında sevgiyi, saygıyı, dayanışmayı, kardeşliği yüce bir değer olarak görmek istediğim için…

. Her alanda demokrasinin yaşanır kılınmasını istediğim için…

. Bu maddelerden sadece bir teki bile HAYIR demeye yeterli olduğu için…

. Sonuç olarak; “daha güzel bir Türkiye, daha güçlü bir insan, daha mutlu bir yaşam için” tüm güzellikler adına, kocaman H A Y I R  H A Y I R   H A Y I R diyorum.

 

 

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir