Turan DAL
Dünya Sosyal Hizmet Günü’nde yapılan açıklamada konuşan SES Mersin Şube Eşbaşkanı Yılmaz Bozkurt, “Sosyal yardımlar uzunca bir zamandır, uygulanan politikalar eliyle oluşturulan ve yaygınlaştırılan yoksulluğun iktidarın kendine oy devşirmek için kullandığı, yardım alanları bağımlı hale getiren bir uygulamaya dönüşmüş durumdadır. Sosyal hizmet, bir hak olmaktan çıkartılmış, ‘yardım’ ve ‘lütuf’ haline getirilmiştir” dedi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçiler Sendikası (SES) Mersin Şubesi, Dünya Sosyal Hizmetler Günü dolayısıyla şube binasında bir basın toplantısı düzenledi. Mersin SES şube binasında yapılan toplantıya SES Mersin üyeleri dışından CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı katıldı.
“AKP İKTİDARININ İHTİYAÇLARI, ÖN PLANDA TUTULMAKTADIR”
Sosyal hizmetler alanının, iktidarların ideolojilerinden ve oy hesaplarından bağımsız olarak planlanması gereken özel bir alan olduğunu vurgulayarak hazırlanan açıklama metnini okumaya başlayan SES Mersin Şube Eşbaşkanı Yılmaz Bozkurt, “Sosyal hizmetlerde yapılması gereken, sosyal hizmetin kamusal bir hizmet olarak sunulması, ihtiyaç duyan herkesin ayrımsız şekilde, eşit, nitelikli ve anadilinde hizmete ulaşmasının sağlanması için politikalar üretmektir. Oysa yıllardır izlenen politikaların her adımında sosyal hizmetler, AKP’nin ideolojik bakışı ve ihtiyaçları üzerinden şekillendirilmekte, hizmete ihtiyaç duyan kesimlerin ihtiyaçları değil, AKP iktidarının ihtiyaçları, ön planda tutulmaktadır” diye konuştu.
“SOSYAL HİZMET BİR LÜTUF HALİNE GETİRİLMİŞTİR”
Sosyal yardımlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bütçesindeki en yüksek kalemi oluşturan alan olduğunu dile getiren Bozkurt, “Sosyal yardımlar uzunca bir zamandır, uygulanan politikalar eliyle oluşturulan ve yaygınlaştırılan yoksulluğun iktidarın kendine oy devşirmek için kullandığı, yardım alanları bağımlı hale getiren bir uygulamaya dönüşmüş durumdadır. Sosyal hizmet, bir hak olmaktan çıkartılmış, ‘yardım’ ve ‘lütuf’ haline getirilmiştir. Sosyal yardım politikasındaki iktidarın tutumu, yardım alanların yardımı devletin değil AKP’nin verdiği, AKP değişirse yardımların da kesileceği fikrini yaygınlaştırmaktadır. Bu ise, sosyal yardımların hangi eksende yürütüldüğünü ve bakanlığın nasıl bunun bir parçası haline getirildiğinin en açık örneklerindendir” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE ACABA SOSYAL HİZMETLER KARŞISINDA NE SIRADA”
“Dünya Sosyal Hizmet Günü bizlere çok şey anlatmalı” diyerek günün anlamına ilişkin kısa bir konuşma yapan Atıcı ise, “Peki, Türkiye acaba sosyal hizmetler karşısında ne sırada… Sosyal hizmet sunulabilmesi için devletin sosyal devlet anlayışı ile yönetilmesi lazım. Eğer devlet sosyal bir devlet anlayışı ile değil, ceberut bir devlet anlayışı ile yönetilirse bu durumda sosyal devlet anlayışı bir kenara sosyal hizmetler de amacına ulaşmaz. Türkiye’de sosyal hizmet yapılıyor mu diye sorarsanız. Cevabı evet. Kömür dağıtmak, makarna dağıtmak, yaşlılara bakım aylığı verilmesi bir sosyal hizmettir. Kötü bir şey değildir. Peki, kötü olan nedir? Kötü olan bu sosyal hizmetlerin bir oy avcılığına dönüştürülmesidir. Eğer siz yakacak kömürü olmayan bir eve kömür götürürseniz bu bir sosyal hizmettir. Kömürü götürürken, Kuranı Kerime el bastırılıp ‘bak sen bizim partiye oy vereceksin’ derseniz bunun adı ceberut devlettir. Sosyal hizmeti ve inancı iktidarı için kullanan devlet anlayışıdır.
Benim mezhebim şudur bu mezhebe mensup isen senin yolunu yaparım, ya da ibadethaneni yaparım öbürlerini ibadethane dahi saymam deniyor ise biz buna karşı çıkıyoruz. Karşı çıkacağız. Çünkü biz insanız. Bunlara itiraz edeceğiz. Çünkü bu bir insanlık görevidir” açıklamasında bulundu.