Turan DAL
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, “Türkiye’de zulmün en büyük mağdurları işçi ve emekçilerdir. İşçi ve emek düşmanlığı ile karşı karşıyayız. 24 Haziran seçimleri bu anlamıyla bizim için artık çok önemli bir eşiktir. Ya buna son vereceğiz ya da bu güne kadar yaşadıklarımızın çok daha kötüsünü yaşamak zorunda kalacağız” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ve HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş beraberindeki HDP’li heyet ile beraber DİSK/Genel İş Mersin Şubesi’ne ziyarette bulunarak, kayyum atanan Akdeniz Belediyesi’nden güvenlik soruşturmaları kapsamında işten çıkarılan taşeron işçilerle bir araya geldi.
“BU BASKIN SEÇİM İŞÇİ VE EMEKÇİLER İÇİN ÖNEMLİDİR”
Hükümetin ‘Taşerona kadro müjdesi’nin ardından işinden olan taşeron işçileri hakkında kapsamlı bir konuşma yapan Genel İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, “Gözleri kara bir hükümet bizim seçimlerimizi ve irademizi hiçe saydıkları yetmiyormuş gibi sadece onlar ile de kalmadılar. Aynı zamanda işçilere ve emekçilere yönelik de bir saldırı gerçekleştirdiler. İşte o saldırı ve kayyum atamalarının yapıldığı illerden biri de Mersin’in Akdeniz Belediyesi’dir. Akdeniz Belediyesi Eşbaşkanı’dır. Biz burada raporlarımızı sayın vekilimize ve genel başkanımıza sunmuşuz. Ancak erken genel seçim, aslında baskın seçim gündeme geldi. Bu baskın seçim işçi ve emekçiler için önemlidir. Çünkü demokrasinin, hukukun, eşitliğin, barışın olmadığı yerde zulümdür. Aramızda işinden olmuş ve yeni doğmuş bebeği ile gelen bir anne var. Bu anne sadece babası cezaevinde diye işinden oldu. Bunun gibi haksız bir şekilde işinden edilen yüzlerce arkadaşımız var” dedi.
“MÜCADELE EDECEĞİZ”
“Biz çocuklarımızın geleceği için, barış, emek ve ekmek için her türlü bedeli ödedik” diyerek konuşmasına devam eden Göksoy, “Ancak bu iktidarı alaşağı edemedik. Fakat 24 Haziran’da sadece devrimcilerin, Kürtlerin, sosyalistlerin ve demokratların değil Türkiye’de yaşayan tüm halkların netleşme günüdür. Türkiye’de zulmün en büyük mağdurları emekçilerdir. Biz emekçiler olarak burada net olduğumuzu ve bu iktidarı devirmek için sokaklarda, mahallelerde yani yaşamın her alanında bunun propagandasını yapacağız. Şuanda bizim işimizden de aşımızdan da önemli olan bu seçimlerdir. Bu seçimlerde AKP iktidarını devirmek için mücadele edeceğiz. Bu iktidar gittikten sonra demokrasinin ve barışın geleceğine de inanıyoruz” şeklinde konuştu.
‘”İŞÇİ VE EMEKÇİYE ZULMÜN BU DERECE YÜKSELDİĞİ BİR DONEM GÖRMEDİM ”
Kendisinin mesleğinden ihraç edildiğinin altını çizerek konuşmasına başlayan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ise, “Fakat ne çocukluğumda ne de çalışma hayatımda işçi ve emekçiye zulmün bu derece yükseldiği bir dönemi hiç görmedim. Türkiye’de zulmün en büyük mağdurları işçi ve emekçilerdir. Türkiye tarihinde işçi ve emekçilerin düşmanları hep var oldu. Ancak bu denli bir yönelim görülmemiştir. İşçi ve emek düşmanlığı ile karşı karşıyayız. 24 Haziran’da seçimler yapılacaktır. Bu günden sonra en önemli gündemimiz budur. Bu ülkede savaş, şiddet ve zulüm var, bir de emeğin, hakların, sosyal hakların gaspı var. Tüm bunların birbiri ile ilişkisi var. Bu iktidar bir iktidar bile olmaktan çıkmıştır. 24 Haziran seçimleri bu anlamıyla bizim için artık çok önemli bir eşiktir. Ya buna son vereceğiz ya da bu güne kadar yaşadıklarımızın çok daha kötüsünü yaşamak zorunda kalacağız” dedi.
“BİZ İHRAÇ EDİLENLERİN ÖZELLİĞİ MUHALİF OLMAMIZ”
Bugün HDP milletvekili Osman Baydemir ve Selma Irmak’ın vekilliklerinin düşürülmesine de tepki gösteren Temelli, “Neden bunu yapıyor. 24 Haziran’a şurada kaç gün kalmıştır? Dönem sonuna bile bırakmıyor. Buna bile tahammül edemeyecek kadar artık kötülük vücut bulmuştur AKP iktidarında. Bu denli içleri ve zihniyetleri kötüdür. On binlerce insan KHK’lar ile işinden edilmiştir. Bende ihraç edildim, biliyorsunuz. Bizim hiçbir yasal hakkımız yoktur. Bizim şimdi tek yasal hakkımız mecliste kurulan komisyonlar. Komisyona bir dilekçe verdik. Bakalım ne zaman bize sıra gelecek. Benim ömrüm yetmeyecek, umarım genç arkadaşlarımın ömrü yeter. Biz ihraç edilenlerin tek bir özelliği var. Hepimiz muhalifiz, yani bu taşeron sistemine muhalifiz. Bu güvencesiz çalışmaya muhalifiz. Bu sisteme bu rejime muhalifiz. Muhaliflerden kurtulmanın yolu olarak KHK’ler ile ülkeyi yönetiyorlar. Bakın OHAL yine 3 ay uzatıldı. Neden? Çünkü bunlar güzelliğe düşman, doğaya düşmandırlar. Bunların dertleri insanı insana kırdırtmak ve düşman etmektir. Çünkü bununla ayakta durmaya çalışıyorlar. Gırtlaklarına kadar borca batmışlar. Kalkıp Mersin’de 20 milyar dolara Nükleer Santral yapıyorlar. Bu parayı Ruslar bulup getirmeyecektir. Türkiye’nin en pahalı elektriğini yine bu ülkeye satacaklar, işte bu nasıl yoksullaştığımızın bir örneğidir. Mersin tarımını, ekonomisini çökertecekler, bu havzayı uranyum çöplüğüne çevirecekler. Çünkü bunlar insana düşmandır. Bunlar doğaya güzelliğe düşmandır. Ben inanıyorum ki bu mücadelenin sonuna geldik, bu gidişata dur demek için halklar olarak HDP bu mücadelenin öncüsüdür. Tüm halkları bu temelde mücadeleye davet ediyoruz” diye belirtti.
Yapılan konuşmaların ardından Temelli, işçilerin sorunlarını dinledi.