YSK’nın Istanbul’da seçimler yenilenecek kararına tepki gösteren Mersin Barosu
kararın siyasi olduğu vurgusunda bulunarak basın açıklaması düzenledi. Baro Başkanı Yeşilboğaz yaptığı açıklamada, “YSK bu kararla hukuk cinayetine ortak olmuştur. Bu karar; hukukun katledildiği, demokrasinin, adaletin, halkın iradesinin ayaklar altına alındığı kara bir leke olarak tarihe geçecektir” dedi.
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul seçimlerini iptal etmesine ilişkin aldığı karara, Mersin Barosu yaptığı basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Adliye binası önünde gerçekleştirilen açıklamayı Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz okudu.
YSK’nın aldığı bu kararın hukuki olmadığını savunan Yeşilboğaz, “Karar tamamen siyasidir” dedi. Halkın sağduyulu olması gerektiğinin de altını çizen Yeşilboğaz, 23 Haziran 2019’da yeniden yapılacak olan seçime İstanbulluları sandığa sahip çıkmaya davet ettiklerini dile getirdi. “Yüksek Seçim Kurulu’nun 31 Mart’ta yapılan seçimin İstanbul’da iptali ve yenileme kararı, hukuka da kamu vicdanına da sığmamıştır. Bu karar sadece belli bir siyasi grubun değil, AKP’ye oy veren vatandaşların dahi vicdanını rahatsız etmiştir” diyen Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, 298 sayılı Seçim Kanunu’nun sandık kurulu başkanı ve üyelerinin nasıl belirleneceğini açıkça ortaya koyduğunu anlatarak, “Aynı zarftan çıkan meclis üyesi, muhtar ve ilçe belediye başkanları kabul edilip, büyükşehir belediye başkanlığı seçiminin iptal edilmesi, kararın siyasi olduğunun apaçık göstergesidir. Kısacası, aynı zarftan çıkan dört pusuladan üçünün kabul edilip, bir tanesinin kabul edilmemesi hukuk tanımazlıktır, toplumun aklıyla dalga geçmektir. Sandık kurulları, kamu otoritesi tarafından belirlenmiş, sandık kurullarının görevi kesinleşmiştir. Sandık kurullarına kanunda belirtilen sürede itiraz edilmemiştir. Sandık kurullarının kanuna aykırı kurulduğu düşünülse dahi, seçim sonucuna nasıl etki ettiği somut olarak açıklanamamıştır” dedi.
“HALKIN IRADESI YOK SAYILDI”
İptal kararı ile halkın iradesinin yok sayıldığını savunan Yeşilboğaz, karının hukuki değil,siyasi olduğunu iddia ederek, “YSK, İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerini hiçbir hukuki dayanak olmadan iptal ederek, halkın iradesine, demokrasiye, hukuka darbe yapmıştır. Halkın özgür iradesi, devlet tarafından hiçe sayılmıştır. Siyasi iktidar seçime doğrudan müdahale etmiştir. Bu karar, bölünme tohumları atmaya yönelik bir karardır. Tarafsız ve bağımsız olması gereken YSK, bağımsızlığını tamamen yitirerek siyasi tavır takınmış ve taraf olmuş, skandal bir karar imza atmıştır. YSK’nın vermiş olduğu bu karar hukuki değil, tamamen siyasidir. Demokrasiye can veren değerler ayaklar altına alınmamalıdır, kanunlar çiğnenmemelidir. Görüyoruz ki, YSK bu kararla hukuk cinayetine ortak olmuştur. Bu karar; hukukun katledildiği, demokrasinin, adaletin, halkın iradesinin ayaklar altına alındığı kara bir leke olarak tarihe geçecektir. Tarih, bu kararı verenleri unutmayacak, unutturmayacak. Hukuku çiğneyerek bu kararı verenler istifa etmelidir. Kanunsuzluğu, adaletsizliği ilke edinenlere de, kanun ve adalet bir gün lazım olacaktır” ifadelerini kullandı.
“KENDİNİZİ FAŞİZME TESLİM ETMEYİN”
Avukatlar olarak hukukun çiğnenmesine izin vermeyeceklerini söyleyen Yeşilboğaz, 23 Haziran’da tekrarlanacak İstanbul seçimi için sağduyu çağrısıyla birlikte halkı oy kullanmaya davet etti. Yeşilboğaz, “Hak, hukuk ve adaleti ayakta tutmak için var olan biz avukatlar, dikta rejiminin kurulmasına, hukukun çiğnenmesine, buna geçit verilmesine izin vermeyeceğiz. Bu hukuksuzluğa ne avukatlar, ne de toplum izin verecektir. Ülkemizin acilen mevcut otoriter ve baskıcı rejimden, özgürlükçü demokratik rejime geçmesine ihtiyacı vardır. Halkın iradesine yapılan bu ihanet, ülkemizin demokrasisi ve toplumsal barışı açısından telafisi mümkün olmayacak tehlikeli sonuçlara neden olacaktır. YSK’yı üstünlerin hukukuna değil, hukukun üstünlüğüne sahip çıkmaya davet ediyoruz. Halkımızı bu konuda sağduyulu olmaya, 23 Haziran 2019’da yeniden yapılacak olan seçime İstanbulluları sandığa sahip çıkmaya davet ediyoruz. Hep birlikte bu ülkenin kurtarıcı iradesi olmak zorundayız, bu girdaptan kurtulmak zorundayız ve diyoruz ki; adalet için, hukuk için, özgür iradeniz için, kendinizi faşizme teslim etmeyin” dedi.